Sayı 83

Selman Bayer “Çünkü bir sanat imparatorluğu Kurmak istiyorlardı. Ama bunun için Anayurtları yoktu Ve amansızca Yıkıldı Yunanistan, üstün güzellik.” Hölderlin, sanatın yersiz yurtsuzluğunun, Eski Yunan’ın yıkılmasının ana nedenlerinden biri olduğunu düşünür. Sanatın bu yıkım sonrasında sonsuza dek yersiz yurtsuz kaldığına inanmak ister gibidir. İmparatorluk kurmak arzusunda beliren bu masum hırs aslında sanatın…

Selman Dilek Avrupa’da İslam yazı dizisine öncelikle Avrupa’nın ne olduğu sorusuna cevap aramakla başlayacağım. Zira Batı modernleşmesinde değişim girift ve dinamik bir çehreye sahipken, dinî yorumlar olabildiğince sathi ve statik noktalardan hareket edebiliyor. Önce bir tashihe ihtiyacımız var. Çağdaş Avrupa’yı nasıl tanımlayabileceğimize dair değerlendirmelerin akabinde, Müslümanların Batı’ya yaklaşımlarını ele alacağım. Asıl varmak istediğim husus, Avrupa’da…

Nurullah Koltaş* Çü bu dilde niçe sır zâhirdür Sonra bunun gibi dil nâdirdür Muhyî-i Gülşenî Dünyanın, kelime yapısı ve dilbilgisi bakımından birbirinden farklı diller konuşan milletlerden oluştuğu bir vakıadır. Bir beldede konuşulan diller bir yana, aynı şehirde bile farklı dil ailelerine mensup dillerin konuşulması yine olağan bir durumdur. Bunun doğal bir sonucu sanat…

Ömer Faruk Altıntaş Batı’da İslam araştırmaları sözkonusu olduğunda önümüze çıkan ilk kavram oryantalizm/şarkiyatçılıktır. Almancada “Orient” kelimesi Türkçeye “Doğu” veya “Şark” olarak çevrilmektedir. Orientalistik kavramı da “Orient (Doğu) Dilleri ve kültürlerinin bilimi” anlamını ihtiva etmektedir. Almanya özelinde İslam araştırmaları; Şarkiyat (Orientalistik), Şark Araştırmaları (Morgenländische Studien), İslam Bilimi (Islamwissenschaft) İslam Bilgisi (Islamkunde) gibi farklı kavramlar altında ifade…

Ünal Koyuncu Her başlangıç zordur; bir konu hakkında yazmak da. Yazıya başlarken “Nereden ve nasıl başlamalı?” sorusu uğraştırır. Bu soruya cevap bulduğunuz anda yazının sonrası biraz daha kolaylaşır. Benzer bir sorunu bu yazıya başlarken fazlasıyla yaşadım. Öyle ya, söz konusu olan, vefatı vesilesiyle Ferdi Tayfur’u ele almak. Onu hatırlamaya nereden başlamalı? Nasıl başlamalı? Müzik eserlerinden…

Hasan Sevil Bazen büyük hakikatler sürekli duyduğumuz şeylerin içinde gizlidir. Derin mevzuları uzaklarda ararken çok yakınımızda olabilir. Niyazî Mısrî hazretlerinin “Ben taşrada ararken/O can içinde can imiş” sözlerini bu minvalde hatırlayabiliriz. İslam literatüründe Cibril Hadisi diye bilinen hadis-i şerîf, sayısı itibariyle en çok ravi tarafından rivayet edilen hadislerden biridir. Şöyle başlar: Cenab-ı Peygamber (as) Efendimiz…

Sevgili okurlar, bu yazımızda Türk tasavvuf musikisinin Osmanlı’dan Cumhuriyet’e aktarımında çok önemli payı olan Eyyûbî Ali Rıza Şengel’i size tanıtmaya çalışacağız. 1878’de İstanbul’un Eyüp Sultan semtinde dünyaya geldi. Babası, Eğrikapılı Eyyûbî Mehmed Efendi, annesi ise Zeynep Hanım’dır. Babası Mehmed Efendi, Eyüp Sultan’ın Otakçılar semtinde bulunan Halvetî-Cerrâhî tasavvuf yolunun Sertarikzâde Zaviyesine mensup bir derviş olup, aynı…

Koray Kırmızısakal* “Anlamıyor musun, […] ölmekte olan biziz; burada, aşağıda gerçekten yaşayan tek şey, Makine. Makine’yi bizler, istediğimizi yapsın diye yarattık, ama artık istediğimizi yaptıramıyoruz ona. Makine mekân duygumuzu, dokunma duyumuzu elimizden aldı, insanlar arasındaki bütün ilişkileri bulandırdı, aşkı cinsel ilişkiye indirgedi; hem bedenlerimizi hem irademizi felce uğrattı ve şimdi de bizi kendisine tapmaya mecbur…

Yuk Hui* ChatGPT, Kasım 2022’ de piyasaya sürüldüğünden beri heyecan ve korku uyandırıyor.[1] Farklı dillerin içeriklerine olmasa da semantik ve sentakslarına yönelik bariz hâkimiyeti, sıradan bir sohbet botu (chatbot) bekleyen kullanıcıları şaşırtıyor. Bazı üniversiteler, çoğu öğrenciden daha iyi performans gösterdiği için öğrencilerin ChatGPT’yi kompozisyon yazmak için kullanmalarını derhâl yasakladı. Gazetelerdeki köşe yazıları eğitimin sonunun geldiğini…

Muhammed Bedirhan* İnsanlar, içinde yaşadıkları dönemi genellikle geçmişe kıyasla daha kötü olarak görme eğilimindedirler. İnsanlık tarihinin her döneminde geleneksel değerlerin sarsılması ve ahlaki normlardaki kaymalar nedeniyle yaşlıların veya orta yaş kuşağının büyük bir toplu felaket ya da kıyamet beklentisine girdikleri görülür. Onlara göre zaman bozulmuştur, gençler yozlaşmıştır. Dünya hızla küresel çapta bir felakete sürüklenmektedir. Bu…