Kültür-Sanat

Selman Dilek Bir önceki yazıda, Batı modernliğinin nihai safhasında, onu inşa eden asli sütunlara yönelik derin bir “emn”iyetsizliğe kapıldığını ifade etmiştik: Aydınlanmacı akla, geleneksel ruhaniliğe ve toplumsal aidiyete duyulan güven kaybı. Bu üç güven krizinin, modern kültürlerin neredeyse tüm alanlarında yankı bulduğu ileri sürülebilir. Zihniyet itibariyle, metafiziğin felsefe ve bilim sahnesinden dışlanması, varlığa ilişkin bütüncül…

Güçlü Ateşoğlu Yüzler vardır, Selâhattin Pınar gibi, Oruç Aruoba gibi ve de Turgut Uyar gibi… “… [H]üzünlü romantik bir bozkır delikanlısı…” diyor Alâaettin Karaca, “Sunuş” yazısında.[1] Bu hüznün dinleme becerisiyle ve sükûnetin nerede mevcut olduğuyla ilişkili olduğunu düşünüyorum. Bu ilişkinin kendisi koşullar dizisini çağırmıyor. Nedensel ilişkilerin olmadığı anlamına gelmemekle birlikte, dinlemenin asli yapısına vurgu yapıyor….

Hasan Sevil Bazen büyük hakikatler sürekli duyduğumuz şeylerin içinde gizlidir. Derin mevzuları uzaklarda ararken çok yakınımızda olabilir. Niyazî Mısrî hazretlerinin “Ben taşrada ararken/O can içinde can imiş” sözlerini bu minvalde hatırlayabiliriz. İslam literatüründe Cibril Hadisi diye bilinen hadis-i şerîf, sayısı itibariyle en çok ravi tarafından rivayet edilen hadislerden biridir. Şöyle başlar: Cenab-ı Peygamber (as) Efendimiz…

Ünal Koyuncu Her başlangıç zordur; bir konu hakkında yazmak da. Yazıya başlarken “Nereden ve nasıl başlamalı?” sorusu uğraştırır. Bu soruya cevap bulduğunuz anda yazının sonrası biraz daha kolaylaşır. Benzer bir sorunu bu yazıya başlarken fazlasıyla yaşadım. Öyle ya, söz konusu olan, vefatı vesilesiyle Ferdi Tayfur’u ele almak. Onu hatırlamaya nereden başlamalı? Nasıl başlamalı? Müzik eserlerinden…

Ömer Faruk Altıntaş Batı’da İslam araştırmaları sözkonusu olduğunda önümüze çıkan ilk kavram oryantalizm/şarkiyatçılıktır. Almancada “Orient” kelimesi Türkçeye “Doğu” veya “Şark” olarak çevrilmektedir. Orientalistik kavramı da “Orient (Doğu) Dilleri ve kültürlerinin bilimi” anlamını ihtiva etmektedir. Almanya özelinde İslam araştırmaları; Şarkiyat (Orientalistik), Şark Araştırmaları (Morgenländische Studien), İslam Bilimi (Islamwissenschaft) İslam Bilgisi (Islamkunde) gibi farklı kavramlar altında ifade…

Nurullah Koltaş* Çü bu dilde niçe sır zâhirdür Sonra bunun gibi dil nâdirdür Muhyî-i Gülşenî Dünyanın, kelime yapısı ve dilbilgisi bakımından birbirinden farklı diller konuşan milletlerden oluştuğu bir vakıadır. Bir beldede konuşulan diller bir yana, aynı şehirde bile farklı dil ailelerine mensup dillerin konuşulması yine olağan bir durumdur. Bunun doğal bir sonucu sanat…

Selman Dilek Avrupa’da İslam yazı dizisine öncelikle Avrupa’nın ne olduğu sorusuna cevap aramakla başlayacağım. Zira Batı modernleşmesinde değişim girift ve dinamik bir çehreye sahipken, dinî yorumlar olabildiğince sathi ve statik noktalardan hareket edebiliyor. Önce bir tashihe ihtiyacımız var. Çağdaş Avrupa’yı nasıl tanımlayabileceğimize dair değerlendirmelerin akabinde, Müslümanların Batı’ya yaklaşımlarını ele alacağım. Asıl varmak istediğim husus, Avrupa’da…

Selman Bayer “Çünkü bir sanat imparatorluğu Kurmak istiyorlardı. Ama bunun için Anayurtları yoktu Ve amansızca Yıkıldı Yunanistan, üstün güzellik.” Hölderlin, sanatın yersiz yurtsuzluğunun, Eski Yunan’ın yıkılmasının ana nedenlerinden biri olduğunu düşünür. Sanatın bu yıkım sonrasında sonsuza dek yersiz yurtsuz kaldığına inanmak ister gibidir. İmparatorluk kurmak arzusunda beliren bu masum hırs aslında sanatın…

Hakan Alvan* Balkan kökenli müderris bir babanın evladı olarak 1873 İstanbul’da doğan Akif, küçük yaşlardan itibaren İslam ilimlerinde babası tarafından yetiştirildi. Beraberinde sağlam bir Arapça tedrisinden geçen Akif, Farsça ve Fransızca da öğrendi. Bu yaşlarda dahi tabiatındaki şiire olan kabiliyet, ilgili çevrelerin dikkatini çekiyordu. İlk ve orta tahsilinden sonra baytar mektebini bitiren Akif, veterinerliğe başladı….

Selman Dilek Batı Medeniyetinin temellerine dair tartışma ile başladığım bir önceki yazıda, iddiaların ne kadar tutarsızlaşabildiğini Ramon Llull üzerinden yorumlamaya çalıştım. Sadece Batı’da değil, genel olarak kültürlerin gelişiminde farklı yorumlara müsait bir tarihsel arka plan mevcut. İçerisinde bulunulan politik ve sosyal psikoloji, tarihle nasıl bir irtibat kuracağımızı belirliyor. Eğer İslam ve Batı ayrıştırılacaksa Haçlı Seferleri…