Dosya


03 Nisan 2023

Oğuz Haşlakoğlu* Mekân sözcüğü Türkçeye Arapçadan gelir ve “kvn” kökünden türetilir. Buna göre mekân, “meydana gelmek” anlamına gelen “kevn” sözcüğü içinden düşünüldüğünde; “meydana gelinen yer” anlamındadır. Bu nedenle de “kevn-ü mekân” Eski Türkçede (Osmanlıca)[1] “âlem”, “evren” anlamında kullanılır. Diğer yandan Arapçadaki “kün” (ol!)  sözcüğü de “kwn” kökü ile olan “kâna” (oldu) ile ilişki içindedir ve…

03 Nisan 2023

Ömer Saruhanlıoğlu*   Bir resim bizi tutsak etti ve onun dışına çıkamadık, çünkü o bizim dilimize yerleşmişti ve dil de onu amansızca tekrar ediyor gibiydi. Ludwig Wittgenstein   Wittgenstein yukarıdaki sözü kuşkusuz dilin sınırları ve anlam bağlamında söylemiştir. Bir resim görürüz. Genç bir adam parmaklıkların arkasında bize bakıyordur. Zihnimizde adamla ilgili bir fikir doğuverir, parmaklıklara,…

03 Nisan 2023

Kudret Giray Küresel salgın (pandemi), adı üstünde şüphesiz dünyanın gelmiş geçmiş en geniş çaplı sağlık krizlerinden birisidir. Tıpkı Lizbon depremi (1755), din savaşları, Reformasyon, Aydınlanma, Fransız Devrimi, dünya savaşları, sömürgecilik, Büyük Buhran ve diğer birçok dönüm noktası gibi bazı hususiyetler taşımaktadır. Fiziksel ve mekânsal anlamda yıkıcı etkisi büyük olan hadiselerin kurucu metafizik özellikleri güçlü olabilmektedir….

03 Nisan 2023

Elif Sezer-Aydınlı*   Jules Verne’in Arzın Merkezine Yolculuk romanındaki Profesör Lidenbrock karakteri üzerinden gelişen paradoksun iddiası şudur: İlk başta marjinal gibi görünen bir şeyi azimle kazmaya devam edersek odak noktamızı değiştirecek yeni bir çekirdekle karşılaşabiliriz. Matbaa öncesi İslami/Osmanlı yazın dünyasında boş sayfaların ya da sayfa kenarlarının kullanımı bu bakımdan Lidenbrock paradoksunu anımsatır. Başta fiziksel olarak…

03 Nisan 2023

Havva Yılmaz  Mekânın, kavramlaşma süreci eski Yunan felsefesine kadar uzanır. Platon’dan önce Yunan felsefesinde mekânın mahiyeti doluluk-boşluk kavramları bağlamında tartışılır. Platon ise mekânı öncelikle oluş ve bozuluşun üzerinde gerçekleştiği yer (khora) olarak tanımlarken mutlak anlamdaki mekânı “geometrik yüzeylerle sınırlı olan maddenin yer kapladığı, ezelî ve evrensel kap (hipodokhe)” şeklinde tasvir eder.[1] Aristotales’in, ilk madde ile…

03 Nisan 2023

Abraham Olivier* “Mekân aracılığıyla felsefe” kavramına, yakın tarihli “The Place of Philosophy in Africa” (Afrika’da Felsefenin Mekânı) (2016) adlı makalemde değinmiştim. Bu makale kısmen, Bruce Janz’ın Philosophy in an African Place (2009) (Afrika Mekânında Felsefe) adlı kitabında tanıttığı “mekânında felsefe” kavramına bir yanıttı. Aşağıda, “mekân aracılığıyla felsefe” fikrini ve bunun felsefe pratiği üzerindeki etkilerini, Janz…

02 Ocak 2023

Ekrem Demirli “Ben yeryüzünde bir halife yaratacağım (dedi Allah); melekler, ‘Yeryüzünde bozgun çıkartacak ve kan dökecek birini mi yaratacaksın’ dediler.” (Ayet-i Kerime)   “Simurg bir gece Çin semasında uçarken kanadından bir tüy düştü, herkes onun güzelliğine hayran oldu, dünyadaki kavganın sebebi bu.” Feriddüdin Attar   Tolstoy doğada bahar mevsimiyle birlikte yaşanan yenilenmeyi en ince ayrıntılarıyla…

02 Ocak 2023

Margaret Paxson*   Diyelim ki aniden bir sosyal bilimci oldunuz ve barış üzerine çalışmak istiyorsunuz.[1] Yani, barışçıl bir toplumu neyin oluşturabileceğini anlamak istiyorsunuz. Diyelim ki yıllarca dünyanın çeşitli yerlerinde yaptığınız çalışmalarda etrafınız şiddet ve savaş tanıklıklarıyla çevrildi. İnsanlardan, dayakları, tutuklamaları, cinayetleri ve tecavüzleri dinlediniz; kaçırılmaları, yemeğinizi ya da hayatınızı sizden almak isteyen siyah maskeli adamları…

02 Ocak 2023

Muhammed Bedirhan*   Gözlemleyebildiğimiz kadarıyla içinde yaşadığımız evren, sürekli bir devinim içinde ve yatışmaz bir yapıya sahiptir. Oluş ve bozuluşu yani sürekli değişim, devinim ve dönüşümü Ay-altı Âlem diye adlandırdığı düzeye özgü kabul etmekle beraber Ay feleğinin üstünde kalan âlemin sabit ve değişimden korunmuş olduğunu varsayan Aristocu kozmolojinin aksine modern kozmoloji, evreni bize şiddetin kol…

02 Ocak 2023

Selman Bayer Edebiyatın binlerce yıllık geleneğinde hep bir iftihar tablosu olmuştur. Farklı dönemlerde, farklı coğrafyalarda ön plana çıkan, özellikle işaret edilen ve takdir edilen birçok edebî eser tarihe geçmiştir. Modern dönemle beraber Dünya Edebiyatı kavramı çerçevesinde birçok değerli liste oluşturulmuş ve zaman içerisinde güncellenmiştir. Bu listelerde muhtelif ayrışmalar olsa da genelde müşterek eserlerin sayısı daha…