Yazı Arşivi

30 Eylül 2024

Asım Cüneyd Köksal* Ahlaki tecrübede “başka” kavramının hayati bir yeri vardır. Hatta “başka”nın bulunmadığı bir zeminde ahlaktan bahsedemeyiz. Kendi içine kapanmış bir bilinçte ahlak tecrübesi ortaya çıkmayacaktır. Başkası söz konusu olduğunda “benim” (kendinin bilincinde olan özne/süje) gibi hisseden, benim gibi ihtiyaçları olan başka bilinçli varlıklardan bahsediyor oluruz. “Başka”nın doğurduğu ahlaki meselelerden önce, bazı çok temel…

30 Eylül 2024

Burcu Bayer-Kadir Filiz Avustralya Adelaide Üniversitesinde, Mimarlık Tarihi ve Mimarlık Kuramı alanında akademik çalışmalarını yürüten Prof. Samer Akkach, aynı üniversiteye bağlı Asya ve Orta Doğu Mimarlık Merkezinin de kurucu direktörüdür. Şam’da dünyaya gelen Akkach, lisans eğitimini Şam Üniversitesinde, yüksek lisans ve doktora çalışmalarını NSW ve Sidney Üniversitelerinde tamamlamıştır. Prof. Samer Akkach, mimarlık tarihi, kuramı ve…

30 Eylül 2024

Ekrem Demirli  “Hz. Musa yaşamayı sevdiği için kaçtı (korkan hareket edemez).” İnsan öteki canlılardan “düşünmek”, düşündüğünü düşünebilmek ve buradan hareketle ahlaki erdemleri seçebilmek ve temeddünü inşa etmekle ayrışır. İnsan hakkında verilebilecek en doğru hükümlerden birisi, hâli hazırdaki eylemleri bakımından olmasa bile amaçları ve kendisini harekete sevk eden dürtüleri bakımından “iyi”, başka bir ifadeyle en azından…

30 Eylül 2024

Murat Erşen* [G]ürleyen gökyüzünün Jove olduğuna inanıldı… Böylece Jove şimşeğin korku dolu krallığını elde etti, insanların ve tanrıların kralı oldu… Otorite felsefesi burada başlar. Giambatista Vico, Yeni Bilim, 379-386 İnsan dünyada dışarı konulmuş (ex-posed), dışarıya açık olarak bulunur (Heidegger’in ifadesiyle Befindlichkeit). Dışarıya açık olarak bulunmak çevreleyen dünyanın bizi etkilemesine, bizi müteessir etmesine sebep olur. İnsan…

30 Eylül 2024

Mathias Clasen* Kendi laboratuvarında tam zamanlı çalışan bir korku araştırmacısıyım.[1] Yatmadan önce Stephen King romanları okuyorum, hafta sonları ellerinde kesici aletlerle karakterlerin peşinde dolanan canilerin yer aldığı filmleri izliyorum ve ne zaman boş vaktim olsa hayatta kalma konulu korku oyunları oynuyorum. Ama eskiden beri hep böyle değildi. Sinema salonunda ilk defa bir korku filmi izlemeye…

30 Eylül 2024

Ahmet Aydın Çocukken, neden bilmem, karanlıktan çok korkardım. Evde yalnız kaldığım bir akşamı unutamıyorum. Mevsim kış. Güneş çoktan batmış. Annem işteydi. Kanepede oturmuş televizyon izliyordum ve hareket etmekten korkuyordum. Hareket edersem koltuğun arkasındaki canavarların bana saldıracağını düşünüyordum. Bu yüzden beni alması için teyzemi aramaya karar verdim. Telefona kadar nasıl gittiğim bugün hâlâ benim için bir…

30 Eylül 2024

Lars Fr. H. Svendsen*   Korkmayan ve umut etmeyen ama yine de hayati işlevlerini yerine getiren bir insan düşünmek zordur. Umut ve korku olmadan elbette canlı kalabilirsiniz ama tam manasıyla insan kaldığınız söylenemez. Birçok hayvanın korku kabiliyeti var ama muhtemelen insan umudu da bilen tek canlı. İşte bu sebeple umut, haklı olarak sadece insanın sahip…

30 Eylül 2024

Selahattin Akti* Sanayileşmeyle başlayan hayat tarzının bir getirisi olarak hızlı yaşam döngüsü ve modern insanın anlam arayışları gibi nedenler ruhsal problemlerin artmasını beraberinde getirmiş ve dikkatleri ruh sağlığıyla ilgilenen Psikoloji biliminin üzerine toplamıştır. Eski Yunancada ruh ve bilim anlamına gelen iki kelimenin bir araya gelmesiyle ortaya çıkan psikoloji terimi günümüzde genel olarak insan deneyim ve…

30 Eylül 2024

Burak Çakır* Bir anlığına öleceğinizi unuttuğunuzu düşünün. İşte şimdi yine hatırladınız. İlk cümleyi yazarak öleceğinizi hatırlattım. Peki, insan bunu nasıl unutabilir ki? Bir şekilde kendimizi her-daim-bu-yaşamı-yaşayacak bir varoluş olarak hayal ediyoruz. Sonra da ölüm ne zaman aklımıza gelse, onu oradan hemen uzaklaştırarak her-daim-bu-yaşamı-yaşayacak varoluşumuza geri dönüyoruz. Bu, bir anlamda kendini kandırmadır. Öleceğinizi öğrendiğiniz andan itibaren,…

30 Eylül 2024

Nail Okuyucu Hukukun genel teorisini aktaran giriş kitaplarında toplumsal ilişkileri düzenlemeyi hedefleyen kurallar tasnif edilirken genellikle şöyle bir sıralama yapılır: Âdâb-ı muâşeret ve örf-âdete dayalı görgü kuralları, ahlaki kurallar, dinî kurallar ve hukuk kuralları. Bu, aynı zamanda fertler üzerindeki tesir gücü ve ardından gelen müeyyidelerin derecesi bakımından zayıftan güçlüye doğru yapılan bir sıralamadır. Görgü kurallarına…