Yazı Arşivi

Milattan önce yaklaşık 490 – 420 yılları arasında yaşadığı düşünülen Protagoras’tan geriye çok az söz ve alıntı kalmıştır. Yaşamı hakkında bilinenler de sınırlıdır. Elimizdeki verilerden hareketle kendisinin savunduğu bazı temel tezler bulunduğunu söyleyebiliyoruz. Protagoras’ın, verdiği derslerde, öncelikle sözcüklerin doğru kullanımını savunduğu ve bu konunun üzerinde hassasiyetle durduğu rivayet ediliyor. Bu itibarla kendisinin dilbilimin öncüleri arasında…

Bir bayanın dışarıda hangi kıyafeti giymesi daha uygundur? İnsan nereden geliyor: maymundan mı, yoksa Tanrı’dan mı? Aids’in sebebi nedir: HIV virüsü mü, yoksa yoksulluk mu? İdam cezasına ne yapılmalıdır: uygulamaya devam mı edilmeli, yoksa yasaklanmalı mı? Hangi ekonomik sistem daha faydalıdır: sosyalizm mi, yoksa liberalizm mi? Bu sorular ister ahlaki, ister dinî, ister biyolojik, isterse…

16. asırda İtalyan bilim adamı Galileo “dünya dönüyor” dediğinde, korkuyla karışık bir hazzın kuşattığı zihni ne kadar mühim bir cümle söylediğini fark etmiş olabilir mi? İnsanın varlığı anlama serüveninde büyük çatışmalarla şekillenen paradigmatik değişimlerinin en radikal başlangıçlardan birisiydi bu cümle; “başlangıç” olarak da ehemmiyetini her zaman korudu. Gogol’un Paltosu ile Rus edebiyatı arasında kurulan ilişkiyi…

Birgül Oğuz 1981’de İstanbul’da doğdu. İstanbul Bilgi Üniversitesi Karşılaştırmalı Edebiyat Bölümü’nü bitirdi. Aynı üniversitenin Kültürel İncelemeler yüksek lisans programından mezun oldu. Çeşitli dergilerde çok sayıda öykü, deneme ve çevirisi yayımlandı. İlk öykü kitabı Fasulyenin Bildiği ile 2007 Yaşar Nabi Nayır Gençlik Ödülü’nü aldı. Son öykü kitabı Hah ise Avrupa Birliği Edebiyat Ödülü’ne layık görüldü. Birgül…

İyi zamanlar sonrası zor zamanlara mahkum düşmüş bir toplulukla ilgili münasebetler konusunda aracı ve örnek konumunda onların arasından biri olarak getirilmiş Bay O, zor zamanların hakimlerine yaptığı konuşmasında, iyi zamanların hatırasına sarılarak zor zamanları aşmaya çalışan zor zaman mirasçılarının çabalarının kötülüğünden ve tehlikesinden bahsederek, onlarla baş edebilmenin ve onları ilelebet bertaraf etmenin yolunun onları emin…

Bizans ve Balkan Yarımadası’nın siyasî ve sosyal durumu Osmanlı Devleti’nin Balkanlar’daki iskan siyasetine yardımcı olmuştur. XIV. yüzyılda Balkanlar’da güçlü, merkezî bir devlet bulunmuyordu. Sırp ve Bulgar Devletleri parçalandığı için başka güçlerin istekleri aynı yerde odaklanıyordu ve Balkanlar’a sahip olmak istiyorlardı. Türkler, Bizans’ın, Selanik’i ele geçiren Sırp Stefan Duşan’a karşı yardım isteği üzerine 1349’da Rumeliye çıkmışlar,…

Almanya’daki Türk Edebiyatını edebiyat kamuoyunda sadece “Gurbetçi” söyleminin ilerisinde, bu yeni coğrafya ve dönemdeki kalıcı söz ve yazın varlığımızı sürekli takip eden, değerlendiren çok az edebiyat eleştirmeni ve akademik edebiyat araştırmacısı olması bir derdimiz; kültürden sorumlu karar verici makamların ilgisizliği ise bir başka büyük derdimiz. Vakıf kültür değerimizi yaşatmanın ülkü sahibi örneği olma isteğindeki edebiyatsever…

Türk toplumunun en zengin kültür mirası sivil mimarisi idi. Bugüne bunun çok küçük bir bölümü kalabilmiştir. Bu yok etmenin sözde yenileşme adına yapılması ve tarihi boyunca cahil kalmış toplumun kendi maddi çevresinin kalan mirasını yok etmesi kültür tarihimizin en büyük yıkıntısı olmuştur. Bütün kültürler, ne kadar ilkel olurlarsa olsunlar kendi konut geleneklerini yaratırlar. Bu gelenek…

İslam’ın ilk dönemlerinden bu yana, yayıldıkları geniş coğrafyada Müslümanların inşa ettikleri yapılara bakıldığında tarihsel olarak değişken, tarz olarak da çeşitli inşa gelenekleri olduğu görülmektedir. Kemer, kubbe, eyvan, avlu vb. unsurlar genel olarak “İslami mimari”yle ilişkilendirilse de bu ibtidai formların çoğunun kökeni özel olarak İslami değildir, çünkü bu unsurlar önceki pek çok kültür ve medeniyete ait…

Türk Sineması’nın altın çağı” ifadesi, içinde gizli bir kabulü barındırmakta: Ortada bir Türk Sineması var; öyleyse bu sinemanın değişik dönemlerinden söz edilebilir. İyi de, bu sinemanın zirveye tırmandığı dönemi ne zamana denk gelmekte; altın çağı yani? Bu ifadenin kendisinden çok, bu ifadenin içinde yatan o gizli kabulü teşrih, bu yazının asıl mevzuu… Kültür ufkumuzun yeni…